Ne çok dilek dilenir, ne çok şeyi ümit edilir değil mi yılın bu günlerinde? Hayat dediğimiz yolda insanların vakti tayin edebilmek için icat ettiği 365 günlük bir takvimin daha sonuna geldik. Kayıplarımızla, kazançlarımızla, yaşanmışlıklarımızla, hayal kırıklıklarımızla ve hatta yeni yıla sarkıttığımız beklenti ve umutlarımızla bir yılı daha sonlandırıyoruz. Kalem sahibi olarak her bir okuyucum için, mikrofon sahibi olarak ise her bir dinleyicim için her şeyin bu yıldan daha iyi, daha dolu geçmesini temenni ediyorum öncelikle. Hayatın hemen hemen her bir kıyısından geçmiş biri olarak kendi adıma da ümitlerim ve umutlarım var tabi ki. Ukalalık olarak addetmezseniz hadi neler yapmalıyız kısaca yazalım yeni yılda: – Esaretin en büyük düşmanı cesarettir. Cesur olalım. – Kendimize güvenelim, başarı hikâyelerinin ana fikridir özgüvenle başlayan eylemler. – Üretelim, çalışalım, birçok sıkıntıdan bizi yegâne uzak tutacak şeydir üretmek ve çalışmak. – Bizi mutsuz eden detaylardan uzak tutalım kendimizi, gerekirse batıralım o hançeri bir kez daha kendimize. Bir kez çok mutsuz olmak, ümit içinde bin kez mutsuzluk ve hayal kırıklığı yaşamaktan daha iyidir. – Hobiler edinelim, kendimizi geliştirelim. Durağan bir kimlik en başta kendimize zarardır. – Sevelim ama seviliyorsak, değer verelim ama değer görüyorsak. Değebileceğini düşünüyorsak yaşadığımız sıkıntıların yolun sonundaki mutluluğa, filmin sonuna kadar gidelim. Ama emin olmak kaydıyla. – Sahip çıkalım bizi biz yapan bireylere, kişilik özelliklerimize. – Pozitif olmaya çalışalım, negatif zaten hep tam karşımızda hep duruyor. Negatif sonuca ulaşmak zaten hep en kolayıdır. Hayata bakış açımızı pozitif anlamda tutarsak, enerjimiz yüksek olacaktır. – Hayal edelim, emek verelim. Bir sürü yazımda bunun altını çizdim. Başaranlar ilk önce hayal edenler ve ardından emek verenler olacaktır. – Törpüleyelim eksik yönlerimizi, daha iyi, daha gelişkin bireyler olabilmek için. – Şükredelim sağlığımız yerindeyse, evlat acısı yaşamadıysak, gidecek bir işimiz, iş sonrası bir de döşeğimiz varsa. Bunların dışında hayat içinde yaşadığımız ne varsa sınavdır deme olgunluğuna sahip olabilmek pişmiş olmak, olgun kalmak işaretidir. – Sahip çıkalım hayata karşı, sınavlara karşı gösterdiğimiz duruşlara. Bir duruşumuz, dimdik bir hikâyemiz varsa hayatta şanslı insanlardanız. Hayat eğilip bükülmeye değecek kadar kıymetli değil. Emin olun değil. – Değerlerimiz olsun, onur gibi gurur gibi. Herhangi bir para, şöhret veya mesleki bir kaygı bunların önüne geçiyorsa ne yazık ki kocaman gibi bir karakter sorunumuz vardır. – Ve son olarak dua edelim, sığınalım yaradan makama. En büyük terapilerden biridir dua. İnancımız gereği biliyoruz ki “O, ol der ve olur”. Liste uzar gider, ama bunları yapabiliyorsak takvim dediğimiz yaprakların arasında emin olun mutlu olacağız. Mutlu olmalı, çünkü hayat kısa. Bu aralar yazı takvimimizdeki düzensizlikleri iş yoğunluğuma, yeni çıkacak olan “Dünya Karşımda” isimli şarkımızın yoğunluğuna vermenizi rica ediyor bir kez daha hoşgörünüze sığınıyorum. Bu süreç içinde bu tarz aksamalar muhtemel görünüyor. Şarkının sözlerine tam olarak vakıf olduğunuzda anlayacağınız üzere “Dünya Karşımda” diyebilmek, yeni yılda herkes için güzel bir temennim olur sanırım. Yeni yılınız kutlu olsun. Çok sevgiler…
